Fazla Evcil Hayvan Sahiplenmenin Sakıncaları

0

Yaşam enerji üzerine kurulu biyolojik bir düzendir. Tüm canlılar birbiriyle enerji alışverişi içinde bulunurlar. Bu canlılar için fizyolojik bir ihtiyaçtır. Biyokimyasal yapımızın düzenli işleyişi için bu enerji alışverişi hayati öneme sahiptir.

Kentlerde ve özellikle Metropol yaşamında insanlar, doğayla sağlıklı bağlantılar kurmakta zorlanırlar. İçinde yaşadıkları kapalı sistemde sıkışan negatif enerjiler  basınç oluşturarak insanların psikolojilerini zorlamaya başlar. Bu durumun farkında olan veya olmayan birçok insan sağlıklı bir enerji transferi sağlamak için doğaya kaçtıklarında veya kedi, köpek gibi farklı türlerle ortak yaşama başladıklarında rahatladıklarını hissederler. Doğayla ve farklı canlılarla olan enerji alışverişi biyolojik enerjimizi dengeler. İşten eve geldiğimizde bütün gün boyunca yüklendiğimiz negatif enerjileri evdeki kedi ve köpeğimizle paylaştığımız kısa sürede atıp rahatlamamız bu sebepledir.

Klinik Hekimlik Yaşamım boyunca insanların kentsel yaşamın getirdiği stres ve negatif enerjilerden çok yorulduğunu, Kedi & Köpek sahibi olduktan sonra oldukça  rahatladıklarını çok net olarak gözlemlemekteyim. Ancak bazı insanların kendilerine zarar veren bu negatif enerjilerden uzaklaşmak için kendi türlerinden de uzaklaşmaya başladıklarını ve diğer türlere ( özellikle Kedi ) daha fazla yaklaştıklarını çok sık görmekteyiz.

Hayatta her şey denge üzerine kuruludur.

Doğanın bu kanunu her zaman geçerlidir.

Yaşamın doğal dengesini bozacak bu potansiyele sahip Evcil Hayvan Sahiplerini gördüğümde veya bu şekilde bir potansiyel hissettiğimde, kendilerini mutlaka uyarırım. Evde besledikleri kedi sayısı 2 olduğunda veya 2.kediyi almak istediklerinde, sınırın 2 kedi olduğunu 3.kediyi aldıklarında sınırın ötesine geçeceklerini söylerim. Kendi hayatlarının ve sahip oldukları minik dostlarımızın hayatlarının nasıl değişeceğini anlatırım.

Genelde hemen hemen hepsi sınırın ötesinde neler olacağını merak edip dinlemek isterler ama hiçbiri onlara sunduğumuz bu sınırın ötesindeki görüntüyü kendileriyle bağdaştıramazlar. Ve birçoğu sınırın ötesine geçer. Ben bu durumu, Basınç altında sıkıştırılan Potansiyel Enerjinin  harekete geçmesi olarak yorumluyorum.

Sınırın Ötesindeki İnsanlar ve Psikolojileri :

Bu potansiyel enerjiyi harekete geçiren insanların profiline baktığımızda, çevresindeki insanlara olan güvenini yitirmiş ve onlarla paylaşımlarını sınırlamış kişiler olduklarını görüyoruz. Belki de çok haklı olarak kendi türlerinin doğaya ve hayvanlara çok fazla zarar verdiğinin farkındalığından son derece rahatsızlık duyuyorlar. Bir şekilde daha fazla hayvanı sahiplenme ve insanların oluşturduğu doğal olmayan seleksiyondan koruma içgüdüsüyle hareket ettiklerini hissediyorum. Bu durum bir süre sonra kendi türlerine olan güvensizliğin yerini nefretin almasıyla devam edebiliyor. İnsanlara karşı olan mesafelerini arttırdıkça sosyal yaşamdan uzaklaşmalar ve kişilerin kendi hayatlarını sınırlaması söz konusu olabiliyor.

Psikolog olmadığım için kronikleştiğini hissettiğim bu durumun patolojisi hakkında sizlere bilgi vermem  doğru olmayacaktır. Ancak gözlemlerim sonucunda insanlardaki bu değişimlerin sahip oldukları minik dostlarımızın hayatlarını nasıl değiştirdiğini gayet net ifade edebilirim.

Sınırın Ötesindeki Minik Dostlarımız :

Zamanla kronikleşen bu durum kendileri kadar sahiplendikleri minik dostlarımıza da zarar vermeye başladığında Veteriner Hekim olarak tekrar müdahale etme zorunluluğu hissediyorum. Aksi taktirde sokakta buldukları her kedinin veya köpeğin kendi himayelerinde olması gerektiğini düşünecek kadar ileri gidebiliyor bazı insanlar. Özgür bir canlının hapsedilmesi gibi geliyor bu durum bana ve  evdeki diğer dostlarına haksızlık ettiklerini ve onların hayatlarını nasıl etkilediklerini açıkça kendilerine ifade ediyorum. Bütün ufaklıklara yetişemeyeceklerinin ve her insanın bir haddi olduğunun farkındalığını sağlamaya çalışıyorum.  Sadece gerçekten tedaviye ihtiyacı olanlar için gerekenin yapılması ve sonrasında tekrar kendi hayatlarına salınması için uğraşıyoruz. Tedavi sonrası salınmayan ve evdeki kapalı sisteme sokulan dostlarımız diğerleri için hastalık riski oluşturabilmektedir. İçerdeki sayı arttıkça parazit uygulamaları, aşı uygulamaları ve beslenmeleri ekonomik yük getireceği için sağlıklı yaşam standartları düşecektir. Bu şartlarda ve hiyerarşik düzende yaşayan her canlının psikolojisi de oldukça zorlanır.

Minik Dostlarımız ve Biz insanlar, hepimiz  Biyokimyasal Canlılarız ve bütün tabiatımız enerji üzerine kurgulanmıştır. Her canlının özgür bir enerjiye sahip olma hakkı vardır. Doğayla enerji alışverişini sağlıklı yapamayan her canlı arıza yapacaktır. Bu da yaşam enerjimizin azalması anlamına gelir.

Yazar Hakkında

Kurtcebe KARA

Lucky Pet Veteriner Polikliniği"nde Veteriner Hekimi. PROFESYONEL HİZMET ALANLARI : Kedi - Köpek - Kanatlı - Balık - Egzotik Dostlarımızın Hastalıklarının Teşhisi, Tedavisi ve Bakımı

Henüz Yorum Yok

İlginizi Çekebilir